27 Aralık 2010 Pazartesi

Sarıkamış'tan Sevgiler


Geçen hafta Antakya Uzunköy İlköğretim okulu için arkadaşlarımla topladığımız 200 den fazla kitabı henüz babamla göndermemişken, Pino'cuğumun blogundaki yardım haberinden yola çıkarak kendisiyle "haydi bunu da yaparız onları da sevindiririz" diyerek haberdar olduğum Sarıkamış Kazıkkaya Köyü Anaokulundaki minikler için eğitimlerine destek kampanyası başlattık ( Kendi çapımızda ama olsun biz ona kampanya diyoruz :) )
Sınıf öğretmenleri Betül Hanım'ın zorunlu görevi için bu köye atanması ile anaokulu kendini bulmuş. Daha öncesinde maalesef köyde bu hizmet verilmiyormuş. Camiden alınan halılar ile önce soğuk yerler ısıtılmış. Betül Hanım'ın en büyük destekçisi kardeşi Esma Hanım'ın çabaları ve arkadaşlarının gönderdikleri plastik sandalyeler ve eldivenleri çocuklara ulaşmış. Ayrıca yine yardımsever bir kişi çocuk başına 10 kitap göndereceğini söylemiş. Biz de arkadaşlarımla bu işe de el atıp onları sevindirmek mutlu etmek istiyoruz.
Esma Hanım'dan son aldığım bilgiye göre Doğu Kars otobüs firması aracılığı ile okula ücretsiz gönderim yapabilecekmişiz. Yani beni tanımıyor olsanız bile veya Türkiye'nin herhangi bir şehrindeyseniz Doğu Kars Otobüs firması aracılığı ile Sarıkamış'taki bu minikleri sevindirek eşyalar gönderebilirsiniz. Hiç masal dinlememiş, annesinin sesini bile duymamış minikler.
Lütfen siz de onlara destek olun ya da siz de benim gibi çevrenizdekilerle , iş arkadaşlarınızla dostlarınızla bir olup böyle minik kampanyalara öncülük edin. Bir elin nesi var 2 elin sesi var. Seslerinizi birleştirin !!! :))
Destek olmak isterseniz lütfen benimle irtibata geçin yorum bırakın mail atın ben size hemen dönüş yapacağım neler gönderebileceğinize dair bilgi vereceğim.

21 Aralık 2010 Salı

Sizin balık kaç santim?




Çocuklarımızın da ileride balık yiyebileceği bir dünya için imza kampanyasına destek verin!
Tarım ve Köy İşleri Bakanı Mehdi Eker'in bugün avlanmasına izin verdiği her yavru balığı aslında çocukların sofrasından, çocukların denizinden çalıyoruz. Mehdi Eker'den çok geç olmadan ticari balık boylarının düzenlenmesi için adım atmasını isteyin.

7 Aralık 2010 Salı

Minik Ayaklar Üşümesin, Güzel Bir Kampanya

Bugün önce Sedoş'tan sonra da işyerindeki Seda'dan gelen aynı kampanya ile ilgili 2 ayrı mesajla yine pek mutlu oldum. Ne güzel memleketimin unutulmuş köşelerinde yaşıyan çocuklar için çaba gösteren insanların varlığını bilmek. Onlara hemen destek vermek için Atatürkçü Düşünce Derneği'nin resmi sitesinden Van şubesi başkanı Murat Bey'i aradım ve teyid aldım, birazdan katılıyorum hatta :)
Kendi çapımızda yaptığımız sosyal sorumluluk kampanyaları gibi etrafımda duyduğum güvenilir kampanyalara da elimden geldiğince destek vermeye çalışıyorum. Özellikle geçtiğimiz yıl Mayıs ayında Van'ı ziyaret etmiş oradaki çocuklarla tanışma şansına erişmiş bir Nesobaby olarak bu kampanyanın varlığını öğrenmek sevindirici :) Sizler de çevrenizdekilerle paylaşıp katılmak istersiniz diye biraz ayrıntılı bilgi vereyim bakalım.

Van'daki küçük ayaklar için ADD'nin düzenlediği bot kampanyası şu şekilde;

Cumhuriyet gazetesine verdiği röportajda Murat Bey'in sözleri şu şekilde ve düşündürücü ;
Van Atatürkçü Düşünce Derneği Başkanı Murat Yiğit, kampanyaya
dair şunları kaydetti: "Yıllardır terörün ve cemaatlerin baskı altına aldığı
Doğunun küçük okumak isteyen çocukları şimdi kışla karşı karşıya. Kar yağmak
üzere bu bölgede... Çocuklara yaklaşıyoruz ve sohbet ediyoruz bize diyorlar ki (
Siz 3-4 km ayağınızda ayakkabı olmadan 1 metre kar içinde yürüyebilir misiniz?)
Evet değerli Cumhuriyetçiler, sevgili dava arkadaşlarım Atatürk Cumhuriyetine
gönül vermiş dostlar siz yürüyebilir misiniz? O zaman bu çocuklarımıza EL
UZATALIM... Biz küçükken Kızılayın askerin dağıttığı fındık ve leblebileri nasıl
unutmadıysak bu küçük yürekler de Atatürkçüleri unutmayacaklar ve ilerde
çocuklarına unutturmayacaklar. 20 TL'lik bot bedelini ADD VAN Şubesi hesap
numaralarına bağış olarak yatıralım ve bu iletiyi paylaşalım."
Kampanyaya
katılımın çok az olduğunu belirterek sözlerine şöyle devam eden Yiğit şöyle
devam etti: "Sevgili dostlar, ben ve dava arkadaşlarım uzun süredir doğuda her
türlü örgüt ve cemaatle mücadele ediyoruz. Nerdeyse hergün tehditler aldık,
kapımıza bombalar bırakıldı, Siyasi iktidar tarafından engellenmek istendik ama
yılmadık devam ettik. 17 ayda binlerce insana Atatürk'ü anlattık. Hiç
umudumu kesmemiştim taa ki bugün bir cemaatçi hoca bana bakalım kaç öğrenci
giydireceksiniz deyinceye kadar. Bugün kampanyamızın 13. günü ve şu an elimizde
sadece 9 bot var. Evet artık burda her cephede canıyla savaşan ben ve dava
arkadaşlarımın kolu kanadı kırıldı. Hep umudumuz vardı. Sizlerle bizlere destek
olacağınızı, yalnız bırakmayacağınızı sanıyorduk. Ama şimdi yolda arkamıza
baktık sadece arkamızda bize gülen alay etmeye başlayan bölücüler ve cemaatçiler
kalmış. Teşekkürler tüm Atatürk Cumhuriyetini savunan dostlarıma dava
arkadaşlarıma".
Bir botun bedeli sadece 20 TL... Van'da yaşayan çocuklar, bu
kışı sizler sayesinde mutlu geçirsinler istiyorsanız aşağıdaki hesap
numaralarına bağış yapabilirsiniz.
(İletişim, Murat Yiğit : 0 532 334 07 18)
Hesap No : Denizbank Van Şub. 2500-665216-351
IBAN : TR35 0013 4000 0006 6521 6000 01

1 Aralık 2010 Çarşamba

Amaaann Değmeyin Keyfime !



Ajanda Dergide konuk yazar olmuşum , kolay beğenmeyen babacım yazımı okumuş çok beğenmiş , yoksa ben hafiften ünlü mü olmuşum? :)) Popstar olamadım ama blogstar olmuşum :)) Kapak sayfasına bak ne şirin olmuş.. böyle bir kapakta yer almışım, o minik kuş benim olsun muuu :) Ay değmeyin keyfime şurada tüylerim diken diken yüzümde saçma bir gülümseme ile oturayım azcık :)))



Henüz okumadıysanız hemen okuyun , sadece beni değil dergi tayfasının tüm yazılarını okuyun , yılbaşı moduna girin hediyelerinizi şimdiden seçin çok az kaldı, yılbaşı partisinin nerede yapacaksınız ona karar verin, yeni kitaplar gitmediğiniz tiyatrolar mekanlar ve henüz izlemediğiniz filmleri keşfedin :)

Sonra da geri dönüşlerinizi esirgemeyin ki blogçular motive olsun daha çok yazası gelsin ;)

Öptüüüüümm !!!

26 Kasım 2010 Cuma

SüRpRiiiiZzzzzzzzzz !!


Sonunda beklediğim tarih yaklaştı bilenler var bilmeyenler de şimdi öğrensin hazırlığını yapsın bakalım
Online aktüel dergi Ajanda 'nın Aralık sayısında konuk sanatçı olaraktan beni bulacaksınız :))
Şaka şaka konuk yazar olarak yer alacağım ;)
Malumunuz benden gezi yazısı yazmamı istediler, başta Seda ve Sinem olmak üzere Ajanda ekibi arkadaşlar sağolsunlar bana böyle heyecan verici bir fırsat verdiler :) Benden de tatil yazısı dışında başka bir yazı çıkmazdı sanırım çok mu gezentiyim ne? :)) (NesoÇelebi diye değiştireceğim adımı :P
Ajanda derginin sitesine girip e-mail adresinizi kaydederseniz ay başında derginiz mail olarak size geri dönecek ;) sakın korkmayın ücretsiz ve zırt pırtta rahatsız edici reklam mesajı yok ;)

Her ay güzel dolgun içeriği , keyifli yazıları ve etkinlikleri ekranınızdan okuyabileceğiniz kocaman zengin bir derginiz olacak ;)

Okumayana küserim mektubunu keserim :))
Nesobaby minik not: Yorumlarınızı da bekliyorum ;)

2 Kasım 2010 Salı

Şehir Fırsatçıları İş Başında !

Sabah sabah sinirlendirdiler yine. Artık susmak tepkisiz kalmak istemiyorum mümkün olduğunca da heryerde paylaşmak insanların saflığından faydalanmasınlar istiyorum. Biz stresli ortamlarda çalışıp para kazanmaya çalışırken bazıları insanları kandırmanın yolunu bulmuş kolay yoldan para kazanıyorlar... Çocukken de haksızlığa tahammülüm yoktu, biraz sus cadııı derlerdi büyüklerim :) Ama susmayacağım sustukça sıra sana gelecek saf vatandaş !

Günün fırsatı mesaj olarak gelir


Acele etmelisin Nesobaby, fırsatı kaçırmamalısın çünkü etrafta fırsatları kollayan yüzlerce kişi kapış kapış yakalamaktadır , ya bana kalmazsa?? Benim neyim eksik :P Hemen almalıyım öyle değil mi?


Yeşil adam mı olmak istersin pembe kız mı? Ayy hemen pembelerin arasında yerimi almayım !


Ödemeler yapılır, hiç sorunsuz paralar kredi kartınızdan çekilir . Gitti paracıklar , olsun ya ucuza aldım bir daha bu fırsatı nereden bulacağım? Hatta arkadaşlara da haber vereyim onlar da faydalansınlar bu muhteşem fırsattan ! Bugün şanslı günüm ay ben ne şanslıyım :))


Sonra mutlu haber gelir :
Tebrikler ! Günün Fırsatını Yakaladınız !


Evet evet yakaladım yuppi co !


Sonra tiyatronun gişesi aranır, karşıda bütün gün gişede bekleyen hayattan bezmiş gudubet hanımdan şöyle bir cevap alınır :


" Ön sıralar dolu, arkadaki boş yerlerden alabilirsiniz"


Saftirik günün fırsatını yakalamış vatandaş derki ;


"Yok ben bir dahaki ayı bekleyeyim madem, önlerden izlemeyi tercih ederim"


Gudubet ama dürüst gişe görevlisi cevaplar;


"Hanfendiii zaten biz bu fırsat kuponları ile gelen(enayi)leri (salonun arka koltuklarını da doldurmak için) koridorun arkasındaki koltuklara oturturuyoruz " Çünkü onlar ucuzcu 2. sınıf seyirciler ;)


Aaaa nasıl yani??


Hemen şikayet edilir ilgili iletişim adresine :

Merhaba

Şehir fırsatı olarak çeşitli fırsatları hergün mesaj olarak atıyorsunuz. Fakat daha bugün üye olduğum sitenizde ilk günden hayal kırıklığı yaşadım. Aynı hizmeti indirimli verdiğinizi iddia ederek sitenizde Duru Tiyatro'da % 56 indirimle aynı oyunu izleyebileceğimizi söylüyorsunuz. Fakat işletme sahibinin mantığı şu şekilde " bunlara ucuz bilet satıp salonu doldurayım ama gelenlere de arkadaki yerleri vereyim salon bu şekilde dolacaktır" özellikle de özel tiyatroların battığı kapandığı bir dönemde madem reklamını yapmak ya da sürümden kazanmak için bu yola başvurmuşlar neden gelenlere açık açık " şehirfırsatı ile gelenlere arka sıralardan yer veriyoruz " diye bilgilendiriyorlar. Hayır hem adam kazıklayıp hem de kazıklandığımızı açık açık söylüyorlar yüzümüze :) Hem kendi isimlerini hem de sizi kötü lanse ediyorlar. Reklamın kötüsü de bu şekilde oluyor sanırım. Sizin bu konuda bilginiz var mı bilmiyorum ama siz de hiç ayrıntılarda evet bileti indirimli alacaksınız ama size hangi koltuk düşerse o koltuğa razı olun demiyorsunuz. İnsanları yanıltmak maalesef ülkemizde popüler bir alışkanlık oldu. Bu kadar kişiye bilet satıp bu ayıbı nasıl telafi edeceksiniz bilemiyorum. Siz ve sizin gibi günün fırsatı siteler fırsatçılık peşinde koşan işletmelerin reklamını yapıyorsunuz ve müşterilerinizin çoğu indirimli aldıkları hizmetten de indirimli faydalanıyorlar. Aslında karlı olan biz değil sizlersiniz. Bugün 4 bilet aldım ve benimle birlikte 7 kişi daha benim "haydi alalım gideriz" lafımla kendilerine bilet aldılar, hem de en az 2 şer adet bilet aldılar. Ve şimdi tavsiyemden dolayı pişmanlık duyuyorum Sizlere kolay gelsin..

İşte çok sevgili müşteri temsilcisinden gelen cevap: Canım zahmet edip copy paste yapmış sağolsun :))

"İyi günler, şayet istemediğiniz kupon kodlarınız varsa fırsatı yakalamış olduğunuz tarihi takiben 7 gün içerisinde iade işlemini gerçekleştirebiliriz. Bilgilerinize sunar iyi günler dileriz."


Oooo zekice , neden bu daha önce benim aklıma gelmemişti?


Sanki ben biletimi iptal et dedim, insan arayıp bozuk atar tiyatroya değil mi? İşin kolayı varken neden uğraşsın ki? Nasıl olsa

enayi daha almıştır bu fırsatı...

İşte size kolay para kazanmanın hikayesi. Sitede hiçbir uyarı yok ve verdikleri cevapta şu şekilde ;

"Konuyla ilgili olarak mekanların rezervasyon ve işleyiş konularında bir yaptırımımız bulunmadığı için sizi mağdur etmemek adına size yardımcı olmaya çalışıyoruz."

Önce mağdur ediyorlar sonra da mağdur etmemek adına bozulan sinirleri daha da bozuyorlar. Arkadaşım Gaye bu siteden bir paket almış. Rezervasyon için Ekim ayında aradığında "Size Şubat ayına ancak randevu verebiliriz " demişler.

Biz Ramazan'da iftar yemeği almıştık. Suada denilen sosyetik mekanda çoook sosyetik bir muamele gördük. İndirimli geldiğimiz için serviste indirimliydi. Yiyecekleri de ortaya koyup paylaşın dediler :) utanmasalar yer sofrasına oturtup 1 tencere yemek 6 kaşık ile bizi doyuracaklardı. Sınırsız dedikleri içecekler sadece 1 tane gelebildi. Niyeyse sonra istediğim 3 kuruşluk ayranı esirgeyip getiremedi garson bey. Ben 1 koli ayran alayım da Suadaya ayran yardımı yapayım dedim çok üzüldüm durumlarına :(

Geçen ay da HomeStoreCafe'ye kahvaltı fırsatı aldık. Aslında fırsat bahane sohbet şahaneydi bizimkinde. Ama evime bile almayacağım lezzetteki kahvaltılıkları getiren tesisimizin de bize gösterdiği muamele ve hizmet fırsattan yararlandığımız % oranında indirimliydi tabii ki. Sanki ben oraya indirimsiz gidemem, sanki ben indirimli diye atladım gittim. Zaten indirimsiz fiyata bu hizmeti veriyorsa ben gitmem ki. Portakal suyu yarım bardak, sahanda yumurtanın sunumu muhteşemdi! Garsondan ekmek istersin ( karnımı doyurmam lazım bari ekmek yiyim) garson içerde home store'da kasiyerlik yapıyor belkide bir türlü gelemez...

Daha da uzatmayacağım kısacası aldanmayın arkadaşlar, tepkilerinizi de göstermekten çekinmeyin. Bazen iade bazen hediye ile sizin mağduriyetinizi karşılamaya çalışan çok sevgili ŞEHİRFIRSATÇISI , GRUPÇU HANYACI FONİCİ siteleri de tepkilerinizle boğmaktan çekinmeyin. Taaa ki onlar tepkilerden sıkılıp adam gibi ticaret yapana kadar !

21 Ekim 2010 Perşembe

Gözümü $ Bürüdü !


Gözlerime baaaak ne demek istediğimi anlarsıııııınnn ! :)

Mevsimsel bunalımda mıyım neyim? Nasıl bişeyler alasım var..Mesela fırfırlı cicili bicili şemsiye, renk renk desenli çoraplar, şıkır şıkır takılar, yüksek topuklu çizmeler , suni kürkten yelekler ( aman gerçeğini istemem!) cancanlı çantalar kokoş ayakkabılar , çiçekli elbiseler ... falan filan ayyy alasım var işte :)
Carrie'nin Kıyafet Odası

Önümüzdeki ay Bayram Tatilinde gideceğimiz ülkenin şu çok meşhur outlet mağazalarına kendimi saklıyorum. Ordan beni geri göndermezlerse, hakkımda "ARANIYOR" diye ilan çıkartırlarsa hiç şaşırmayın. Zira 2 valiz gidip 4 valiz dönmeyi planlıyorum :) Yok normalde bu kadar alışveriş meraklısı da değilim ama 2 gündür bana bir haller oldu bir sürü değişik kıyafet almak mevcutları da toptan birine bağışlamak istiyorum. Hatta şu Sex & the City'deki Carrie gibi şıkır şıkır rüküş rüküş dolanmak istiyorum :) ( Haftasonu nihayet filmin 2. sini izledim herhalde ben de NewYork'ta yaşıyor olsam Carrie Bradshaw gibi giyinirdim ;)

Carrie'nin tarzından birkaç örnek

Ben Carrie olsam Burki de uzatmalı sevgilim ( sonra nihayet kocası ) Mr. Big olurdu :)) Sponsorum olarak bütün alışverişi o öderdi öyle değil mi??

Bu fotoğrafı burada yayınladığım için çok canım yanacak :)))

Varyemez Amca

Tabii ki olmazsa olmaz vazgeçemediğim aksesuarlardan en çok yer kaplayanları ayakkabılarım. Muhtemelen bir oda dolusu her renk ve her modelden ayakkabım olurdu :)

Örnek Ayakkabı Dolabı