11 Ekim 2009 Pazar

Kadıköy'de Bir Cumartesi Akşamı

Aslında niyetimiz bu Cumartesi Yedigöller'e gidip kızıl yaprakları çekmekti. Benim hala kendini 20 yaşında zanneden dişimin azizliğine uğrayıp planımızı başka bir haftasonuna erteleyince günümüzü Kadıköy'de geçirme kararı aldık. Bu arada sonunda dişçiye gitmek zorunda kaldım. Hergün en az 2 kere diş fırçalama gayretinde olup sanırım her sabah süt içtiğimden dolayı şimdiye kadar 1 kez dolgu yaptırmış şanslı biri olarak dişçiye gitmeye pek alışık değilimdir. Fakat bu acı dayanılır olmaktan çıkmıştı ve çevremden gelen çok büyük bir "çektir şu dişi" baskısı vardı. Hafif elli doktorun elinden 15 dk'da birkaç dikişle kurtuldum. Kendime de hediye olarak evimizin herşeyi olduğunu iddia eden mağazadan birkaç kurabiye kalıbı aldım ( ucuz diye alıp alıp toplamda ne aldımki bu kadar tuttu dediğimiz bir alışveriş daha) Sonrasında sevgili eşim Burki ile Kadıköy'e gidip DVD'cimiz Orta Dünya'dan birkaç film alalım dedik . Lafı gelmişken söyleyeyim aldığımız filmlerden District 9 'ı tavsiye ederiz ( ailecek- imdb puanı 8.5) Sıkıldım aynı tarz uzaylı filmlerinden diyenlere değişik bir deneyim olacağı kesin. Hiçbir oyuncusunu tanımadığım film ilk defa Amerika'yı basmak yerine Güney Afrika'yı basan uzaylılar üstüne dönüyor. O sevimsiz karides tipli uzaylılara ilk defa duygusal baktığımı hatta bir ara gözlerimin dolduğunu söylemeliyim. Filmden çıkardığım konu ise şu ; Kendimiz gibi olmayanlara kötü gözle bakıyoruz.
Neyse gelelim günün diğer önemli konularına. Kadıköy'e yürüyerek gidelim hem de spor olur derken yolda gördüğümüz değişik bir mağazaya kendimizi atıverdik. Artemis Hediyelik Eşyaya Kadıköy'e yolunuz düşerde uğramadan geçmeyin. Zira ilginizi çekebilecek birçok değişik dünyanın farklı noktalarından gelen el yapımı hediyelik ürünler bulmak mümkün. Gerçi biz kendimize aldık 1-2 parça hediye o ayrı :) Yeri neresi mi? Kadıköy Nüfus Müdürlüğünün karşısı , belki biraz çaprazı.Sonra ver elini Kadıköy sahil .. aman yine herkes toplanmış biryerlere gitme yetişme telaşında. Biraz sahilden fotoğraf çekelim dedik herkes poz verme derdine düşmüş. Malum akşam üzeri manzara güzel güneş batıyor. Biz de çekelim dedik birkaç kare . Vapurların biri gidiyor biri geliyor. Kopamadık manzaradan derken hava karardı, baktık tripodsuz daha fazla çekilmiyor.
Bu aralar Kadıköy'de hep fondan bir horon sesi geliyor. Bendeniz hafiften Rize'li hemen atlayıverdim kalabalığın içine. Hobaa başladık horon tepmeye.. Eller Çubuk!Yok artık :) Tabi ki hayır sadece izledik. Rizeliler festivali bir süredir Kadıköy meydanda devam ediyor.Biz de hasret giderdik. İlk defa Laz böreği gören Burki dayanamadı hemen tatlıları keşfe daldı. Ben de ucundan acık otlandım. Pepeçura bile var duyurulur ( Rize üzümünden ve mısır unundan yapılan hafif mayhoş mor renkli bir muhallebi)
Tatlıları da yedikten sonra Balıkçıların olduğu sokak ve devamında açılmış bilumum yeme içme mekanları arasında bulduk kendimizi. Burası gerçekten arkadaşlarla ya da ailecel balık &kebap yemek isteyenler yada 1-2 bişey içip sohbet etmek isteyenler için çok sayıda alternatifin olduğu bir sokak(Meşhur ÇİYA'da bu sokakta) Hava da güzel neredeyse bütün Kadıköy halkı ordaydı . Taksim Nevizade'yi aratmayan ortam gezimizin son durağıydı. Birkaç yudum birşeyler içtikten sonra nihayet ilk hedefimiz olan DVD'ciye doğru yola çıktık.

3 yorum:

Adsız dedi ki...

Mutlu yıllar NEsooooo !! :)

Nesobaby dedi ki...

Teşekkürler SEdooo ! :)

özlem dedi ki...

Güzel fotolar çekmişsiniz :)